Halk'a Hizmet Hakk'a Hizmettir
[email protected]

“İnsanların en hayırlısı İnsanlara en faydalı olandır” anlayışıyla kapımız daima herkese açık olacaktır

MTTB'ye Gönül Vermiş İki Cumhurbaşkanı Meclis Başkanı Başbakan ve İsmail Emrah Karayel Birlikte

Meclis Başkanı Sayın İsmail Kahraman ve Kayseri Milletvekili İsmail Emrah Karayel

Teşekkürler İstanbul Teşekkürler Türkiye İlk Günkü Aşkla Durmak Yok Hizmete Devam

Karayel'in Dışişleri Bakanlığı bütçesi hakkında TBMM hitabı
 
Karayelin-Disisleri-Bakanligi-butcesi-hakkinda-TBMM-hitabi

Karayel Dışişleri Bakanlığı bütçesinin tümü üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna hitap etti;

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.
Öncelikli olarak 17 Aralık 2016 tarihinde Kayseri'de bombalı araçla gerçekleştirilen 15 askerimizin şehit olduğu terör saldırısının yıl dönümünde tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına başsağlığı, gazilerimize uzun ömürler dilerim. Bu vesileyle, başta PKK olmak üzere, DEAŞ, PYD, YPG ve bütün terör örgütlerini lanetle kınıyorum.


Bugün Dışişleri Bakanlığımızın 2018 yılı bütçesi üzerine söz almış bulunuyorum. Dışişleri Bakanlığımız, büyük Türkiye'nin yurt dışı ayağını oluşturan çalışmaları ve çalışanlarıyla büyük Türkiye'nin yurt dışında tanınması, yerleşmesi ve dış siyasetinin uygulanmasını amaç edinmiş, devlet ve Hükûmet hedeflerimizi yurt dışına taşıyan âdeta devletimizin yurt dışındaki sinir uçlarıdır. Yurt dışıyla ilgili siyasetimizin sahadaki uygulayıcısı, gerektiğinde ülkemizin yurt dışındaki ilk savunma hattı, ilk iletişim noktası, sınırlarımız dışında yaşayan vatandaşlarımızın hamisi ve kültür coğrafyamızda daha etkin hâle gelmemiz için yapılacak çalışmaların öncüsüdür.

Türkiye, dış politikasında ülkemizin menfaatlerini, adaleti ve merhameti temel eksen olarak belirlemiştir. Ülkemizde, bölgemizde ve dünyada barış, istikrar, güvenlik ve refahın hâkim olması için var gücümüzle çalışmaktayız. Bölge barışının en temel konularından birisi Filistin meselesidir. Filistin'de her gün hak ihlalleri, zulümler, baskılar sürerken, İsrail'e destek mahiyetinde ABD'nin Kudüs'ü siyonizmin başkenti olarak tanıma kararı en hafif tabiriyle akıl tutulmasıdır. Bu karar sadece uluslararası hukukun ihlali değil, aynı zamanda insanlık vicdanına da vurulmuş ağır bir darbedir.

Bu karara ilk karşı çıkan ülke Türkiye olmuştur. Türkiye'nin çağrısıyla derhâl İstanbul'da toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı zirvesinde Doğu Kudüs Filistin'in başkenti ilan edilmiş ve dünya ülkeleri bu kararı tanımaya davet edilmiştir. Türkiye, dünyanın kalbi olan bu coğrafyada istikrar, güven ve umut abidesi olarak yükselmeye devam etmektedir ve edecektir. Türkiye sadece bu milletin ve bölgenin değil, dünyadaki mazlumların da hamisi, beklenen ve özlenen barışın da adaletin de temsilcisidir.

Türkiye, Suriye ve Irak'taki istikrarsızlıktan beslenen DEAŞ, PKK, PYD, YPG gibi bölgenin en kanlı terör örgütleriyle kıyasıya bir mücadele içindedir. DEAŞ'ın sınırlarımıza yönelik saldırılarına karşı Fırat Kalkanı harekâtı gerçekleştirilmiştir. Emperyalistler, tüm terör örgütlerini kendi kirli emellerini hayata geçirmek için bir araç olarak kullanmakta ve böylece Türkiye'nin yükselişini engellemeye çalışmaktadırlar. 

Ayrıca, 15 Temmuzda gerçekleştirilmek istenen millî egemenliğimize, demokrasimize yönelik darbe teşebbüsüne kalkışan FETÖ terör örgütüyle mücadelemiz de küresel ölçekte kararlılıkla devam etmektedir. 

Cumhurbaşkanımızın belirttiği gibi, DEAŞ'ı icat eden kimse PYD'yi kuran da odur. PYD'yi parlatan kimse Kuzey Irak yönetimini bağımsızlık ilanına sürükleyerek Irak'ın istikrarsızlığını derinleştirmek isteyen de odur. Tabii aynı güçlerin FETÖ'yü kendi koruma kalkanlarının içinde besleyip büyütmeye devam ettiklerini de unutmamak lazım. Suriye bağlamında, Rusya ve İran'la Astana toplantılarından olumlu sonuçlar alınmış, ateşkes pekiştirilmiştir. Rusya Federasyonu'yla ilişkilerimiz olumlu bir zemine oturtulmuştur. AB ilişkilerinde Türkiye'nin nihai ve stratejik hedefi AB'ye tam üye olmaktır, AB'yle katılım süreçleri devam etmektedir. Evet, Avrupa'daki seçimler münasebetiyle aşırı sağ partilerin söylemleri başarılı olmuş, Avrupa'da bir aşırı sağ parti yükselişi gözlenmektedir ve bu da Avrupa'nın önündeki en büyük problemlerden bir tanesidir. 


Ayrıca, Çin Halk Cumhuriyeti'yle birlikte "Kuşak ve Yol" olarak adlandırılan girişimle modern İpek Yolu'nun hayata geçirilmesinin bölgesel kalkınma, istikrar, refah, kültürel etkileşim ve milletlerimizin temasının artması açısından olumlu sonuçları olacağını düşünmekteyiz. Bütün bu açıklamalara ek olarak, Körfez bölgesinde, Balkanlarda, Kafkasya'da, Orta Asya cumhuriyetleri ile Asya ve Latin Amerika ve Afrika ülkeleriyle iş birliğimizi geliştirmek için üst düzey temaslar gerçekleştiriyoruz. Dış politikamızın asli unsurlarından biri de yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızdır. Yurt dışındaki vatandaşlarımız ve sahip oldukları haklar sonuna kadar korunmaktadır. 

Evet, süremizin sonuna geldik. Tabii, yurt dışındaki başarılarımızın tamamını buradan beş dakika içinde anlatmam mümkün değil. Bu vesileyle hizmeti geçen herkese teşekkür ediyor, Dışişleri Bakanlığı bütçesinin hayırlı olmasını diliyorum.”

17 Aralık 2017

İlgili Resimler